Bilanço Dönemi Pozitif Beklentiler
2023 yılının 9 ayını geride bıraktık ve nihayetinde 3. Çeyrek finansal raporları önümüzdeki günlerde yayınlanmaya başlayacak. Başlangıçta 19 Ekim’de EBEBK, 20 Ekim tarihinde ARCLK ve KLKIM’in finansallarını ilan etmesi bekleniyor. Konsolide olmayan şirketlerin bilanço açıklamaları için son ilan günü 30 Ekim, konsolide bilançolarda ise son gün 9 Kasım olarak görünüyor.
Seçimlerin tamamlanması ve yeni ekonomi yönetiminin göreve gelmesiyle öngörülebilirliğin artması ve ekonomide normlara dönüşün başlamasıyla endekste pozitif havanın hakim olduğu bir süreç izledik. Ekonomi yönetimi tarafından parasal sıkılaşmanın kademeli olarak güçlendirilmeye devam etmesi ve TCMB’nin politika faizi artırımlarıyla mevduat-politika faizi makasının daralması sürecin önemli başlıkları arasında yerini alırken enflasyonda belirgin iyileşme ve fiyat istikrarı ekonomi de temel hedefler oldu.
Eylül ayında Orta Vadeli Plan’ın açıklanmasıyla beraber ekonomide 3 yıllık yol haritası belirlendi ve planın, piyasalar tarafından genel anlamda ‘gerçekçi’ karşılandığı söylenebilir. Afet yönetimi ve yenilenebilir enerji alanının ön plana çıktığı programda enflasyon ve yıllık ortalama dolar kuru tahminleri ise dikkat çeken başlıklar arasında yerini aldı. Programın ardından ekonomi yönetiminin yoğun yurt dışı mesaisi başladı ve çeşitli ülkelerde yatırımcı buluşmalarına katılım sağlanarak uluslararası temasların etkin şekilde kullanılmaya çalışıldığını gördük. Süreç içerisinde haziran ayından bu yana iyileşme görülen yabancı takas oranının %23 seviyelerinden %36 seviyelerine yükseldiğini izledik. Henüz yabancı ilgisinin güçlü artışı için erken görünüyor olsa da OVP’de verilen demeçlerde somut adımların atılması, KKM hesaplarında çıkışın güçlenmesiyle başarı elde edilmesi, TCMB rezervlerinin güçlenmesi, TL’nin değer kazanması ve döviz kurlarının piyasada serbest bir şekilde belirlenen ortamın oluşmasıyla yabancı ilgisinde iyileşmenin ilerleyen süreçte güçleneceği düşünülebilir.
Mevcut gelişmeler beraberinde ilerleyen süreçte döviz kurunun üzerindeki baskının ortadan kalkmasıyla kurda yukarı yönlü hareketler izlenebilir. Bu noktada yabancı para pozisyonu güçlü, ihracatçı yapıda olan ve maliyetleri ağırlıkla TL, gelirleri döviz cinsinden olan şirketlerin güvenli limanlar olabileceği düşünülebilir.
Aşağıda verilen 2 tabloda BISTTUM endeksinde ‘Yabancı para pozisyonu en yüksek 20 şirket’ ve ‘İhracat oranı en yüksek 20 şirket’ yer almaktadır
Yalnızca yukarıda verilen tablolardan yola çıkarak listede yer alan şirketlerin avantaj sağlayabileceği ve olmayan şirketlerin baskılanacağı çıkarımını yapmak doğru bir bakış açısı olmayacaktır. Yukarıda yer alan şirketler kasasında bulunan ve gelir sağladığı dövizden dolayı avantajlı olsalar da, sürdürülebilir karlılığın temel faktörü, faaliyetlerin başarılı seyre devam edecek olmasıdır. Bu durum da her şeyden önce net satış rakamlarının artması, kar marjlarının korunuyor olması kriteri göz ardı edilmemelidir.
Talebin pozitif seyirde olduğu, konjonktürel anlamda avantajlı, ilgili kurumlarca açıklanan öncü verilerde pozitif sinyaller alınmasıyla öne çıkan sektörler özellikle;
- Çimento
- Havacılık
- Gıda-İçecek
- Otomotiv
- Sigortacılık
- Yapı Kimyasalları
sektörlerinde güçlü seyrin sürdüğü, finansallarında pozitif sonuçların alınabileceği anlaşılmaktadır.
2. Çeyrek döneminde operasyonel seyir dışında dövizin yaklaşık %35 oranında gerçekleştirdiği hızlı yükseliş ile yabancı para pozisyonlarından yazılacak kur farkı karları bilanço döneminde etkili olmuştu. 3. Çeyrek döneminde ise dövizde yaklaşık %5 oranında sınırlı artış izlenmesiyle yabancı para pozisyonlarından yazılacak kur farkı kar veya zararlarının daha sınırlı olacağını söyleyebiliriz. Ancak OVP metninde dolar kurunun yıllık ortalama değerlerinin 2023’te 23,9 TL ve 2024 yılında 36,8 TL seviyelerine ulaşabileceği tahminlerinden yola çıkarak yabancı para pozisyonu güçlü ve ihracatçı yapıda olunmasının önemini koruyacağı açıkça görünüyor. Buradan elde edilebilecek karlar tek seferlik karlar olsa da kurda yükseliş beklentisi korunduğu sürece önemli bir avantaj yaratacağı söylenebilir.
Kur farkı gelirinden pozitif etkilenecek şirketlerin yanında kur farkından zarar yazacak şirketlerin olduğu unutulmamalıdır. Aşağıdaki tabloda BISTTUM endeksinde ‘Yabancı para cinsinden borcu en yüksek 20 şirket’ yer almaktadır.
Bu tabloda THYAO FROTO PGSUS SASA gibi şirketlerin doğal ve anlaşmalarla sağlanan hedge mekanizmaları olduğunu bilerek dönem itibariyle yansımanın nasıl olacağı konusunda araştırma yapmadan olumsuz olarak yorumlamak yanlış olacaktır.