6A2024 Sonuçlarına Göre Borçluluk Yapısı Makul ve Nakit Akışları Pozitif Şirketler
Eylül ayının tamamlanması ile 2. Çeyrek finansallarının da tamamlanmış olmasıyla piyasada yeni odak 3. Çeyrek finansalları ve tahminler olacakken, güçsüz PMI verileri zayıflık halinin devam edeceği konusunda önemli bir öncü sinyal olarak karşımıza çıkıyor.
Ancak endeks tarafında yaşanan düşüşler ve fiyatlamaların uzun süredir negatif olması, 3. Çeyrek adına oluşan olumsuz beklentinin fiyatlamaya dahil olup olmadığı konusunu tartışma unsuru haline getiriyor.
Diğer yandan ekim ayına başlarken yurtiçinde ve yurtdışında TÜFE rakamları önemli bir kırılım noktası olarak piyasanın en yakın ve ana odağı olmaya devam ediyor. Burada olumlu tarafta hikâye oluşturabilecek senaryo aylık bazda beklentilerin aşağısında gerçekleşebilecek bir enflasyon verisi.
Nitekim son PPK toplantısında sıkılaşma döneminin son noktasına ulaşıldığı hususuna vurgu yapılmasıyla beraber piyasada faiz indirim sürecine hazırlık başladı algısı oluşmuştu. TCMB’nin faiz indirim sürecini başlatması adına elini güçlendirebilecek en önemli verinin enflasyon verisi olduğu biliniyor.
Beklentilerin daha aşağısında gerçekleşecek TÜFE rakamı, fiyat istikrarının sağlanmaya başlandığı konusunda umut verici bir gelişme olarak piyasadaki algıyı olumlu yöne taşıyabilir. Faiz indirim sürecine geçiş adına başlangıcın daha yakın bir toplantıya taşınmasını sağlayabilir.
Bu bağlamda kısa vade adına takip edilmesi gereken ana gösterge enflasyon verisi denebilir. Ek olarak global tarafta da açıklanacak olan TÜFE rakamları ve olası faiz indirim kararları, hem TCMB’nin elini güçlendirecek hem de ihracat kanadına canlılık katacak olmasıyla takip edilebilir.
Nakit akışının sağlıklı olması, işletmelerde operasyonların sürdürülebilmesi, ödemelerin karşılanması ve mali açıdan korunaklı kalabilmesi için kritik önemdedir. Yüksek faizin ekonomide yavaşlamayı beraberinde getirmesi ile daralan talep ve artan finansman giderler şirketler adına önemli düzeyde risk oluşturmaya etkisini artırarak devam etmişken; mali anlamda güçlü, borçlu yapıda olsa dahi ürettiği güçlü nakit akışlarıyla borç ödeme kabiliyeti de olan şirketlerin daha güvenli limanlar olabileceği düşünülmeye başlanmıştır.
Bu çalışmada amaç mali yapısı güçlü, borçluluk oranları makul, işletme faaliyetlerinden nakit akışı üretebilen, net finansman gideri kontrol edilebilir düzeyde olan şirketleri tespit edebilmektir.
Yapılan taramada filtrelemeye dahil edilen kriterler aşağıda maddeler halinde verilmiştir.
- Hisse Pazar: Yıldız Pazar
- Finansal Kaldıraç (%)<50
- Cari Oran>1
- İşletme Faaliyetlerinden Nakit Akışı>0
- FAVÖK>0
- Net Finansman Gideri / Net Satışlar<1
- FAVÖK / Net Finansman Gideri>2
- Net Borç / FAVÖK<1
- PD/DD<2
- F/K<5
Yapılan tarama sonucunda aranan kriterlere uygun olan toplam 7 şirket aşağıda listelenmiştir.
ÖNEMLİ NOT
Buradan elde edilen sonuçlarla belirtilen kriterler bazında ön plana çıkan şirketler tespit edilmiştir. Bu sonuçlardan yola çıkarak şirketler hakkında ucuzluk veya pahalılık yönünde çıkarım yapılması tamamen yanlış olacaktır. Ele alınan kriterler ağırlıkla ucuzluk kriterleri değil, borçluluk ve mali yapı hakkında bilgi veren çarpanlar/kriterlerdir.
Portföylere şirket seçimi adına listedeki şirketler mutlaka daha detaylı incelenerek farklı yönleriyle de sorgulanmalıdır. Sektörlerine kıyasla ucuzluk ya da pahalılık durumu araştırılmalıdır. Ek olarak büyüme oranları dikkate alınarak incelenmelidir.
Sonuçlara göre;
- Sektörel dağılımda net bir kırılım görülmemekle beraber SINAİ endeksinin faklı alt kollarından şirketler listeye dahil olmuştur.
- Kriterlere uygun olup net finansman geliri oluşturan tek şirket AVPGY olarak listelenmiştir. Finansman geliri olduğu için FAVÖK / Net finansman geliri -14.03 olmasına rağmen istisna tutulmuş ve kritere uygun görülmüştür.