Borsada Ekim Ayı; Kayıp
Ekim ayına ilişkin değerlendirme yapılacak gündem maddeleri aşağıdaki gibidir.
- Enflasyon – Faiz Kararı
- Jeopolitik Gerilim
- Piyasa Katılımcıları Anketi
- Yabancı Takas Oranları
- Menkul Kıymet İstatistikleri
- BİST100 – BİST30 Endeks Performansları
- BİST30 Şirket Performansları
- Sektör Görünümleri
Enflasyon – Faiz Kararı
Eylül ayında tüketici fiyatları %2,97 artarken, yıllık enflasyon %49,38’e geriledi. B ve C endekslerinde de yıllık enflasyon düşüş gösterdi. Mevsimsel etkilerden arındırılmış aylık enflasyon ise %2,8 ile yatay seyretti. Hizmet grubunda kira, ulaştırma, konaklama ve eğitim hizmetlerinde yüksek fiyat artışları öne çıktı. Döviz kuru etkisiyle temel mallarda (beyaz eşya, otomobil, giyim) fiyat artışları görülse de, bu grup diğerlerine göre daha ılımlı kaldı. Gıda fiyatları ise özellikle sebzelerde artış gösterdi. Hizmet sektöründe enflasyon endekslemeleri güçlü kalırken, fiyatlama davranışında atalet yarattığı için enflasyon şoklarının etkisi uzuyor. Ekim ayı enflasyonunda ise taze meyve ve sebze fiyatlarındaki artışların etkili olması bekleniyor. Ayrıca, Perakende Ödeme Sistemi (PÖS) mikro verilerine göre, yılın son çeyreğinde kira enflasyonunda yavaşlama bekleniyor. Para politikasının sıkı duruşu, iç talebin dengelenmesi ve enflasyon beklentilerindeki iyileşme ile dezenflasyon sürecini güçlendirmeyi amaçlıyor. Gerektiğinde makroihtiyati tedbirler ve likidite önlemleri alınarak sıkı politika sürdürülecektir.
Ekim ayında TCMB beklendiği gibi faizi %50 seviyesinde korudu, 7.kez faiz sabit tutulmuş oldu. Metin içerisinde dikkat çeken kısımlar vardı. Eylül ayında enflasyonda bir yükseliş yaşandığını ve enflasyondaki iyileşme hızının belirsizleştiği vurgulanırken, talepteki yavaşlamanın enflasyon üzerindeki baskıyı hafiflettiği belirtildi. TCMB’nin hizmet enflasyonundaki iyileşmenin son çeyrekte gerçekleşeceğini söylemeye devam ederek iyimserliğini koruduğunu söyleyebiliriz. Bu durum, faiz indirimine kapı açsa da Kasım ayında net bir faiz indirimi sinyali vermiyor. Artık önemli olan Ekim ayı enflasyonu ve 8 Kasım’da gerçekleşecek olan Enflasyon Raporu Sunumu. Sunum gerçekleşeceği zaman Ekim ayı enflasyonu da açıklanmış olacağı için sunumda verilecek mesajlar dikkatle takip edilecektir.
Jeopolitik Gerilim
Ayın başlangıcında İsrail’in Lübnan’ın güneyinde kara operasyonu gerçekleştirmesi piyasa üzerinde tedirginliğe yol açtı. Orta Doğu'daki gerilimin, Türkiye'nin bölgeye olan coğrafi yakınlığının, son dönemlerde negatif ayrışmada etkili olduğunu söyleyebiliriz. Gelen açıklamalarla beraber endekste sert bir düşüş gerçekleşti. Jeopolitik risk faktörünün gündeme gelmesiyle beraber BİST100 endeksi tarafında bir haftalık süreçte yaklaşık %7’lik bir düşüş izlendi.
Piyasa Katılımcıları Anketi
TCMB, "Piyasa Katılımcıları Anketi" sonuçlarını açıkladı. Ankete göre katılımcıların cari yıl sonu tüketici enflasyonu beklentisi bir önceki anket döneminde %43,14 seviyesinde iken bu anket döneminde %44,11 oldu. 12 Ay sonrası enflasyon beklentisi de %27,44 olarak gerçekleşti. Cari ay sonu faiz beklentisi ise %50 seviyesinde. 3 ay sonrası faiz beklentisi ise %46,26 oldu. Katılımcılar tarafından da faiz indirim beklentileri devam ediyor. Bu nokta da TCMB'nin atacağı adımlar ve faiz kararında vereceği mesajlar dikkatle takip edilmelidir. Bunun dışında 8 Kasım'da gerçekleşecek olan Enflasyon Raporu Sunumu da önümüzdeki süreç için sinyaller verebilir.
Yabancı Takas Oranları
Ekim ayında genel olarak yabancıların piyasaya karşı olan bir iştahsızlığının söz konusu olduğu söylenebilir. Hacimsiz performans, alternatif yatırım araçlarına geçişler, hisse senetlerinden çıkış gerçekleşmesi yabancı oranında gerileme yaşanmasına sebep olduğunu söyleyebiliriz. Yıl başından bu yana hisse senetlerinde 2,46 milyar dolarlık satış gerçekleştiren yabancılar takas adedi içindeki payını tarihi düşük seviyeye %16,62'ye kadar düşürdü. Hacim olarak ise yabancı payı yüksek oranlı hisse senetleri dahil 31 Ekim itibarıyla %37,34 seviyesine kadar geriledi. Piyasaya yeniden yabancı ilgisini çekmek için TCMB’nin faiz indirim politikasına geçmesi gibi yeni katalizörlere ihtiyaç olduğu unutulmamalıdır.
Menkul Kıymet İstatistikleri
Aşağıdaki tabloda yabancıların haftalık olarak gerçekleştirdiği hisse ve tahvil pozisyonları görülmektedir. Son süreçte yabancıların hisse senedinde çıkış, tahvil tarafında alım gerçekleştirdiği görülüyor. 18 Ekim ile biten haftada hisse senetlerinde yaklaşık 74 milyon dolarlık satım gerçekleştiği görüldü. Böylelikle yıl başından itibaren hisse senetleri pozisyonlarında 2,46 milyar dolarlık satıma ulaştılar. Yılın sonuna doğru yaklaştığımız bu süreçte yabancıların piyasaya olan ilgisizliği devam ediyor. Borsa tarafında pozitif gelişmeler olmadığından dolayı alternatif yatırım araçlarının tercih edildiği görülmektedir. Peki uzun vadeli görünümde bizi neler bekleyebilir? Gelişmelere bakarsak; kredi derecelendirme kuruluşlarının not artırımları, gri listeden çıkılması, borsa ve kripto vergilerinin gündemden düşmesi, ülke risk priminin gerilemesi, açığa satış yasağının kalkmasına yönelik beklentiler, hisse senedi alımlarını pozitif yönde etkileyen unsurlar olarak değerlendirilmektedir.
BİST100 – BİST30 Endeks Performansları
Endekste Temmuz ayından beri süregelen bir negatif seyir izleniyor. Ekim ayını oldukça kötü geçiren BİST100 ve BİST30 endeksiyle karşı karşıya kaldık. BİST100 endeksi -%8,30 kayıp yaşarken BİST30 endeksi -%9,54 kayıp yaşadı. Orta doğuda yükselen tansiyonun etkisiyle Ekim ayına kötü bir başlangıç yapılmıştı. Ayın ilk haftası BİST100 endeksinde yaklaşık yüzde 7 kayıp yaşandı. Ardından negatif seyir devamlılığını sürdürdü. 3.çeyrek bilanço döneminin 2.çeyreğe benzer şekilde zayıf seyredeceğine yönelik beklentiler, yabancı kurumlardan bankalara yönelik gelen raporlardaki baskı, aylık enflasyonun beklentilerin üzerinde gerçekleşmesi ilaveten yabancı kurumların TCMB’nin faiz indirimi beklentilerini 2025’e ötelemiş olması da baskıyı artıran unsurlar olarak değerlendirildi.
BİST30 Şirket Performansları
BİST30 tarafında bankalarda ciddi kayıp yaşandığı dikkat çekerken endekste negatif görünümün genele yayıldığı görülmektedir. 26 şirket ayı negatif fiyatlamayla sonlandırırken 4 şirketin pozitif ayrıştığı izlenmektedir. Bankalara yönelik yabancı kurumların yayımlamış olduğu raporlar hisseler üzerinde baskı oluşturdu. Bankaların önünde zorluk bir çeyrek olduğu ve faiz indirimi öncesinde görünür bir toparlanma beklenmediği ifade ediliyor. Son süreçte art arda gelen raporlar da bankacılık sektöründe aşağı yönlü hareketin hızlanmasına katkı sağladı.
Sektör Görünümleri
Ekim ayı sektör görünümlerine bakıldığında yalnızca 3 sektörün pozitif ayrıştığı dikkat çekerken bankacılık sektörünün %16,28 kayıp yaşadığı görülmektedir. Ekim ayı bankalar için negatif seyrin ağırlıklı olduğu bir ay olarak geçti. Yıl boyunca Borsa İstanbul’da yabancı yatırımcıların çıkış yapmasının özellikle bankacılık sektörü hisselerine baskı yarattığını söylemek mümkün. Bankalar, yabancı yatırımcıların yoğun ilgisini çeken bir sektör olmasına rağmen, yüksek faiz ve enflasyon gibi makroekonomik riskler nedeniyle yatırımcılar bankacılık hisselerine olan ilgilerini kaybetmiş gibi görünüyor. İlaveten yüksek seyreden faiz ortamı ve faiz indirim beklentilerinin yıl sonuna veya 2025 yılına ötelenmiş olması da geri çekilmeyi destekler nitelikte. Diğer taraftan kar marjlarının baskılanmasına yol açan yüksek faiz, kredi talebinde de zayıflamaya yol açmaktadır. Yabancı kurumlarında Türk bankalarına yönelik paylaştığı raporlarda da bu duruma yönelik söylemler mevcut olduğu için bankacılık endeksindeki aşağı yönlü salınım kaçınılmaz olmaktadır.
Özetle; Ekim ayı yeni hikayesi olmayan piyasa için kayıpların yaşandığı ay olarak geride kaldı. Tüm olumsuzluklar geride mi kaldı derseniz orası tartışılır. Şimdi geleceğe bakma zamanı. Kasım ayıyla beraber yeni bir hikaye başlayabilir. Takip edilecek gelişmeler önemli. 1 Kasım’da S&P Türkiye değerlendirmesi bekleniyor. Beklenen not artırımı gerçekleşirse yükseliş için ilk adım belki atılabilir. Daha da önemlisi var tabii ki. Ekim ayı enflasyon verileri ve 8 Kasım Enflasyon Raporu Sunumu. Tüm bunların ardından 21 Kasım Para Politikası Kurulu Toplantısı. Özellikle gözler Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’ın gerçekleştireceği Enflasyon Raporu Sunumunda olacak. Orada verilecek mesajlar faiz indirimi ne zaman başlayacak soruları için bir yol haritası oluşturmamıza destek olabilir. Yoğun geçecek olan Kasım ayı yeni başlangıçlar için umut ışığı olacak mı takipte olacağız.