2025 Strateji Raporu
YÖNETİCİ ÖZETİ:
2025 yılında küresel gündemde öne çıkacak ana temalar:
1. ABD Başkanı Trump’ın ekonomi yönetiminde ve diplomaside uygulayacağı politikaların sene boyunca pek çok faklı zamanda ve bağlamda öngörülemez oynaklıklar yaratabileceğine hazırlıklı olma ihtiyacı
2. Tüm bu muhtemel oynaklıklara rağmen ABD ekonomik aktivite büyümesinin Çin’e ve özellikle de Euro Bölgesine kıyasla çok daha istikrarlı büyümeye devam edebileceği
3. Küresel ticaret kısıtlarının ve artan gümrük vergilerinin bölgesel etkilerinin farklı şekillenebileceği
4. Küresel jeopolitik risk faktörlerinde son 2 seneye kıyasla belirgin hafifleme ümidi
Küresel makroekonomik görünüm için genel kanı büyüme risklerinin aşağı ve enflasyon risklerinin yukarı yönlü olduğu yönünde olsa da, gümrük tarifelerinin enflasyonu doğrudan artırıcı etkileri ile büyümenin yavaşlaması ve ticaret hacimlerinin daralması kaynaklı izlenebilecek azaltıcı etkilerin birbirini bir miktar dengeleyebileceği unutulmamalı. Şu an itibariyle son derece belirsiz olan, ve salt ticaret dengesinden ziyade ABD Başkanı Trump’ın jeopolitik pazarlık süreçleri ile de alakalı olan bu “ticaret savaşları” kesin yargılara varmanın bu aşamada mümkün olmadığını değerlendiriyoruz.
Ancak daha yüksek olasılıkla kanaat getirdiğimiz bir konu ise, endüstriyel emtia ve petrol fiyatlarının mevcut küresel konjonktürde yükselme ihtimallerinin daha da azalmış olması. Küresel aktivite büyüme ve jeopolitik risk faktörlerinin yavaşlaması durumunda oluşacak fiyatlama dinamikleri, madde özelinde izlenebilecek doğa olayları ve grev gibi istisnai olasılıklar hariç tutulduğunda, Türkiye gibi ithalatçı ülkelerin enflasyon görünümleri açısından rahatlama yaratabilecek nitelikte.
Türkiye özelinde etkileri öne çıkabilecek bir diğer küresel jeopolitik konu başlığı da, Rusya-Ukrayna savaşının sonlanmasını takiben boşa çıkacak kaynakların ve uluslararası iradenin Suriye’nin yeniden yapılanmasına odaklanma ve kanalize olma ihtimali. Türkiye, Suriye ile 900 km’ye yakın sınırı, doğrudan ve düşük maliyetli ulaşım imkanları, jeopolitik etki alanı, ve her türlü ihtiyacı tedarik edebilme potansiyeline sahip çeşitlenmiş sanayisi ile, Suriye’de izlenebilecek her türlü yeniden inşa sürecinden en fazla istifade edecek ülke konumunda.
Küresel jeopolitik yansımaların ötesinde, Türkiye ekonomisinde 2025 boyunca öne çıkacak ana temalar:
1. Enflasyonun yeterli ölçüde gerilediğinin değerlendirilmesi ışığında TCMB’nin faiz indirimlerini aralıksız sürdürme ihtimali
2. Buna karşın enflasyondaki iyileşmenin umulandan yavaş ilerlemesi ışığında hem kredi büyümesinin hem de ücret artışlarının faiz indirimlerine rağmen daha da kısıtlanması
3. Bu durum neticesinde faiz indirimlerine rağmen iç talep koşullarında zayıflamanın ilk yarıda daha da belirginleşme ihtimali
4. Bu sıkılığın, enflasyonun gerilemeye devam edip faizlerin daha da indirildiği ikinci yarıda hafifleme sergileyeceği ümidi
5. Bu tablo ışığında tasarrufların yılın ilk yarısında faiz getirilerini tercih etmeye devam ettikten sonra ikinci yarıda hisse senetleri gibi riskli varlıklara iştah gösterebileceği
Döviz kurlarında belirgin bir oynaklık beklentimiz yok. İç ve dış finansal akımların TCMB döviz rezervlerini iyileştirici biçimde sürmesini bekliyoruz. Hizmet sektörlerindeki fiyatlama davranışlarının ve özellikle de konut fiyatlarının düzelmesi için arzı artırmaya yönelik söylemler gündemde kalmaya devam edecektir. Risklerin bunlardan ziyade ilk yarıda reel sektör bilançoları üzerinde belirginleşmesi söz konusu olabilir.
Bu doğrultuda, 2025 yılsonunda %3,5 GSYH büyümesi, %25 enflasyon, 45 USDTL kuru beklemekteyiz.